28 Ağustos 2011 Pazar

Where are you? u ok?

I like being by myself time to time. Gives me the time to think where I am, in which phase of my life. Doublechecking with myself if I am doing alright. As if asking to a stranger, am I alright? Feeling good? anything missing? sparing enough time for myself? sparing enough time for my loving ones? Do I appreciate anough the good things around me? Once I promised myself that I am gonna let only positives in, others all out, so I check with myself, is there anything, anyone around me that does not?
Than I tend to think about some time past, what did I enjoy doing the most?
Sometimes I want my heart to rule my world, and I let her do that time to time. Exactly the times I need my mind to step in. Like the underwater creatures that open up but immediately closes back, here the danger comes...
Consiously or not, it is still my mind who rules my life and it is my hearth that confuse me the most. So I need these times for my mind to check with my heart:
“Hey! Are u ok? Am a treating you well or I am harsh on u?” And than my heart says
“I am a spoiled one, I want anything&everything in life, so I am happy u are around”

22 Haziran 2011 Çarşamba

Kulagimdaki muzik,
Gozumdeki yassin,
Sen gokyuzunun her rengi,
Havadaki asksin.

Ilik bir yaz ruzgari,
Bende melek kanatlari,
gecmisin hesabina,
Verilecek tek cevapsin.

Kacirdigim, sakladigim,
Gozum gibi kolladigim,
Acilardan sakindigim,
icimdeki cansin,
Benim diger adimsin.

Mila'dan alinti...

26 Mayıs 2011 Perşembe

hangi kadın bir erkeği aşağıdaki kıvama getirebilir?

1. istediğin şekilde istediğin ortamda istediğin networkingi yap. bana da istediğin kadarını istediğin zaman anlat. istediğini danış. istemediğini anlatma. istersen fikrimi söylerim, istemezsen sadece dinlerim. istersen yardım ederim.

2. hafta içi, hafta sonu, gece, gündüz, tatil, yurt içi, yurt dışı istediğin programı istediğin zaman istediğin kadar istediğin arkadaşlarınla istediğin yerde yap. her programa birlikte katılmamız da gerekmiyor. katılmamı istediklerini bana haber ver, ben de istiyorsam istediğin programlara katılırım.

3. herhangi bir gün benim keyfim yokken buluşmayalım sana söylerim ertesi gün buluşuruz. biz de bu nedenle o gün gereksiz yıpranmayız.

4. buluşamadığımız günler olduğunda o gün mutlaka telefon ile 15 dakika konuşalım. lütfen sen ara. hiçbir gün bunu atlamayalım.

5. bana gündüz yada gece yarısı ne zaman olursa olsun, konu hoşuma gitsin ya da gitmesin, küçük ya da büyük ne konuda olursa olsun, maddi ya da manevi ihtiyacın olduğunda lütfen hemen söyle. ben hallederim.

6. ne zaman istersen bana gel istersen ofise istersen eve. on dakika yada bütün gün, ister beni gör, ister görme, istediğin gibi kullan, ister kısa kal, ister gece kal, ister uzun kal, ister dön, ister hep kal. benim ofisim senin ofisin benim evim senin evin. her zaman...

Sen başardın!!! Helal olsun!!!

why passionate about chocolate?

...bcs everything else is food, but chocolate is chocolate.
...bcs if ı was not a chocolatier, ı would like to be one!
...bcs whenever I offered it, no single person said no, a small piece or a big bite, the most powerful icebreaker ever.

22 Nisan 2011 Cuma

İtinayla çikolata yapılır, servis edilir, etrafa mutluluk yayılır...



Ellerimiz çikolataya bulandı, çikolata kokuları içimize işledi. Koku derinlere indikçe, hepimize bir mutluluk geldi... Bundan daha tutkulu, daha hafif, daha lezzetli ne olabilir ki? Krokanlar, çilekler, fındıklar, bademler çikolatayla birleştikçe bize de bir heyecan geldi. Doğan Apartmanı, Mavra atolye açılmadan bu kadar şevk verici kokuyu bir arada görmedi. Portakal, gül aromaları, kavrulan bademler...Masanın üstü çeşit çeşit çikolatalar ile donandı, sabah uyandıklarında minikler bu işe şaştı kaldı:) Passion for chocolate'da bir adım daha atıldı:)

17 Nisan 2011 Pazar

Sizin tutkularınız var mı?

Benim var. Hatta o kadar ki birincil ve ikinciller ya da yeniler, eskiler diye ayırabilirim.

Miniklerim (birincil / son 5 senedir)... Bundan sonra yazacağım bazı tutkularım da birincil olarak adlandırılacak olsa da kesinlikle aynı seviyede hiçbir zaman olmayacaklar. Ben kendini spiderman sanan ve hazırlanırken banyomun kapısında beni bekleyerek "ben seni korurum anne" diyen, hayali düşmanlar ağ atan bir güzelliğin annesiyim. Yanıma çağırıp son derece ciddi bir yüz ifadesi ve çaresiz el kol hareketleri ile "Bak tatlım bu pikap annenin ve dönüyor diye oyuncak sanılmasın, hiçbir zaman ellenmesin" dediğimde, 2 yaş masumluğu ile "Ne dedin??" diye soran Emira bebeğin annesiyim. Ben çok şanşlı bir anneyim ve hergün yeniden bebeklerimin karakterleri ile ilgili yeni birşey keşfediyorum. Hergün her yeni olaya cevap verebilecek zihinsel ve fiziksel esnekliğe sahip olabilmek için çalışıyor, radarlarım açık geziyor, yoruluyor ama çok mutlu uyuyorum.

Bateri (birincil / nispeten yeni)...Keşke herkes tutku ile bağlı olduğu bir enstrüman çalabilse. Profesyonel değilim hatta ancak Galata'ya yerleştikten sonra başladı bile diyebilirim ama kesinlikle azimliyim. Bu konuda o kadar azimli ki başladıktan 6 ay sonra, 35 yaşgünümde, kendime hediyem Bronx'da Marjivolt ve Gürhan ile 10 şarkıya bateri ile eşlik etmek oldu. Kendime kendi konserimi hediye ettim:) Acaba 40 yaş hediyem de bir odasını müzik için ayırabileceğim bir ev, içinde kırmızı bir bateri (istanbul ziller) ve miniklerimin de büyüdükçe öğrenmesi ve çalması için gitar olabilir mi? Miniklerimle bir genç delikanlı ve genç kız olduklarında beraber müzik yapabilir miyim?...

Galata (birincil / nispeten yeni)...1.5 seneyi aşkın süredir Galata'da yaşıyorum. Önce Doğan apartmanında sonra Noa'da. Bu bölgenin ruhuma çok iyi geldiğini anlamam çok kısa sürdü. Farkettim ki ben bir şehir insanıyım, şehrin içlerinde yaşamalı, yürüyerek istediğim yerlere ulaşmalı, metro ile kulaklığımda müzik dinleyerek evime gidebilmeliyim. Beni sakin muhitlerde, havuzlu sitelerde, steril evlerde tutmak kafese koymak gibi... Galata şu dönemde benim en iyi destekçim. Evde adı "Galata" olan büyük bir endüstriyel tasarım var, Ali'nin tasarımı, keyfime keyif katan...Gitmekten zevk aldığım restaurantlar var, mahalleli arkadaşlarım var, yakın mesafelerde Karaköy var, Mısır çarşısı var, Galata'da müzik var...

Çikolata (ikincil)...Eskiden alışverişte ilgili reyona uğramak aklıma bile gelmezken şimdi işim çikolata. Her nevi çikolatayı deniyorum, yurtdışından torba ile değişik çikolatalar getiriyorum, çikolata fabrikası geziyorum, çikolata ile ilgili eğitim alıyorum, etrafıma çikolata hediye ediyorum, bir paket çikolatanın bile insanın yüzünde nasıl bir gülümseme yarattığını yeni farkediyorum, daha da hevesleniyorum.

Yeni tutkular edinilebilir mi insan? Tutkularını ömür boyu sıcak tutabilir mi? Deniyorum…

7 Mart 2011 Pazartesi

Nobu Dubai


Sushi again...
After Nobu NY, I was recommended to try Nobu Dubai in Atlantis. It was again a true experience. All plates are designed like a piece of art and one can tell that all the chefs are enjoying the work they do.
So for those who still question sushi, Nobu Nobu Nobu...